Pirsultan Abdal kürt direnişçisi imiş!?
Son zamanlarda Alevilik tartışmalarının boyutları genişlemeye başladı.
Alevilik konusunun derinlemesine tartışılması bilimsel açıdan
sevindirici olmakla birlikte, son zamanlardaki bazı tartışmalar
tatsızlaşmaya doğru gitmektedir.
Örneğin: '' Alevilik zerdüştleşiyor, Arap Aliliği, Güneş Aliliği,
Dedelik tartışmaları ve buna benzer tartışmalar başlamış durumdadır.
Geçenlerde biriyle konuştuğumda söyledikleri: '' Biz, Hacı Bektaş
Aleviliğini değil, Pirsultan Aleviliğini tutuyoruz'', '' Hacı Bektaş
devletçiydi'', Pirsultan ise haksızlıklara karşı bir direnişçiydi'',
''Biz, Pirsultanın türklere karşı(burada Osmanlıyı ima ediyor), kürt
ezilenlerinin yanında yer aldığını ve Osmanlıya karşı ayaklanmasını
destekliyoruz, ve Pirsultanın kürtlük yanını destekliyor ve tutuyoruz,
Aleviliğin bu yanını tutuyoruz, yoksa Hacı Bektaşın Aleviliğini değil'',
diyor.
Yani buradan ne sonuç çıkıyor?
Pirsultan türk değil, bir kürt direnişçisi, değil mi?
Bunu söyleyen de örgütçüler...
Pes, doğrusu!!!
Kürt aşiretlerinin, Osmanlılar tarafından 15ci yüzyılda anadoluya Suriye
taraflarından alevilere karşı tampon göreviyle yerleştirildikleri, ve
anadolu alevilerinin, Osmanlıyla birlikte işbirliği yaparak
katledilmelerine yardımcı oldukları tezini savunan tarihçileri dikkate
almak gerek.
Daha sonra anadolu alevilerinin zaman içerisinde kürtlerle kaynaşması bu
olasılığı çürütmez, tarih bunu gerektirmiştir toplumsal gelişim
açısından. Aşiretler zamanla zayıflamaya başlayınca, bu aşiretlerdeki
yoksullaşma ve ağalarının baskılı yönetimleri sonucudur bu. Alevi
türklerinin de tarihten gelen ezilmişlikleri(sünni Osmanlı baskısı) bu
iki halkı birbirleriyle içiçe yaşamaya mecbur kılmıştır, kader
birlikleri güçlenmiştir. Ayrılamayacak şekilde birleştirmiştir bu
birlikteliklerini. Her iki taraf da birbirlerinin dillerini öğrenmiştir,
yani, alevi türkmenleri kürtçeyi, kürt aşiretleri de türkçeyi. Bugün
kürt alevileri hala Pirsultan türkülerini türkçeyle söylemektedirler.
Çeviri ayrı şeydir.
........................
Pirsultanın bir tane kürtçe söylevlerini bugünün bizleri bilmiyoruz.
Aksine bugüne kadar gelen tüm şiirleri en temiz anadolu türkçesidir.
Pirsultanı dört yüz yıl yaşatanlar da anadolu alevileri, yani
türkmenleridir, türkmen alevileridir.
O zaman Pirsultan nasıl bir kürt şairi olabilir? Şah İsmail de mi
kürttü, yani diğer bir deyişle Şah Hatayi?
Konu aslında bu değil, herkes biliyor Pirsultanı. Amaç, Pirsultan
direnişçiliğini bugünkü milliyetçi kürtçülükle birleştirmek de değildir,
kendilerine çekemedikleri alevi türkleri bu şekilde bölmek, ve
kullanmak. Bu komplo teorilerini üretenler de çoğunluk olarak alevi
olmayan kürtlerdir kanımca.
..............
Bugüne kadar yapılan, türk milliyetçileri ve kürt milliyetçileri
savaşına anadolu alevileri kesinlikle onay vermemiş, ve de iki tarafın
savaşını da onaylamamıştır, ve de büyük üzüntü duymuştur, ayrıca en çok
ezilenler de anadolu alevileri olmuştur, iki arada bir derede
kalmışlardır.
Anlaşılıyor ki, kürt tarafı bu kez bu şekilde yoğun bir propagandaya,
yani, Pirsultan kürttür, propagandasına başlayarak alevileri ikileme
sokma çabasına başlamışlardır. Eğitim seviyeleri henüz istenilen yere
gelemeyen anadolu alevilerinin duygularını allak bullak etmeye
çalışmaktadırlar.
Yaptıkları propagandadan biri de, '' devlet, devletçi Hacıbektaş
şenliklerine katılarak, Hacı Bektaş Veli'nin devlet yanlısı olduğunu
ispatlıyor'', deniyor.
Bunlar tarihi de unutturmaya çalışıyorlar. Babai başkaldırılarını da yok
sayıyorlar. Bektaşiliğin Babailerin bir uzantısı olduğunu da unutturmaya
çalışıyorlar galiba. Babai uzantılarının Anadoluya yüzyıllara damgasını
vurduğunu da unutturuyorlar galiba.
Diğer yandan Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri de bunlara koz vermek için
ellerinden geleni arkasına koymamaktadırlar:
''Dersim adını yasaklamak neyi değiştirdi? Dersim türkülere konu olmaya
devam ediyor.
''Maraş katliamı, Çorum katliamı, Sivas Madımak katliamı'', ve bunların
suçlularının hiçbirinin tarih karşısında yargılanmadıkları gerçeği neyi
değiştirdi, Alevi kıyımları neyi değiştirdi?
Bugün bile alevilerin kimliklerinin tanınmaması, inkarcı hükümet
politikaları, bunlara daha çook koz vermeye devam edecektir.
Ama burada bir gerçek var bugün, ne kürtler, ne de türkler, asla
birbirlerinden ayrılamayan, bir bütün elma olarak kalmaya devam
edeceklerdir. Bu, tarihin bir gerçeğidir. Ne ben soyumdan birini
vurabilirim, ne de soyumdan biri beni vurabilir. Tarih bizi anadoluda
öyle bir kenetledi ki, ayırabilene aşkolsun.
Ne kürt milliyetçilerine, ne de türk milliyetçilerine.......
Asla!
Anadoluyum ben, renkli, rengarenk işlemeli, dağlarım, ovalarım,
bayırlarım, hamsim, çil horozum, horonum, dik oyunum, çerkezim, efeyim,
fellahım, türküm, kürdüm, ermeniyim, rumum,, sözün kısası hepsiyim, bir
bütün elmayım, bir bütün çanak, bir bütün balpeteğim, aşığım, vurgunum,
doluyum,
''...yarin ile hoş musun
.. hoş olam olmayam
...o yar benim, kime ne''
demiş ozanlarımız.
...................
Pir Sultan Abdal, tüm haksızların direnişçisidir:
'Dünyanın üzerinde kurulu direk
Emek sayılmadan, sızlar bu
yürek
Bu düzeni kim kurmuş bizler
de bilek
Söyle canım söyle dinlesin
canlar
Ocağa koymuşlar köşe taşını
Hak kollasın gerçeklerin
işini
Bir gün ağrıdırlar senin
başını
Söyle canım söyle dinlesin
canlar'
Pirsultan Abdal
..................
30/5/2005
Üzümbaba
|